Dindar Cumhurbaşkanı, İsveç'te yayınlanan alçak karikatürlere ne diyor?
Kendilerini müslümanları temsil makamında görenleri ‘dinlerarası diyalog’ masalları ile oyalayan siyonist odakların, İslam’a karşı başlattıkları ‘haçlı seferi’ sürüyor.
Amerika, işgal ettiği Irak topraklarında müslümanları koyun gibi boğazlarken, Avrupa’da da İslam dininin yüce peygamberi Hz. Muhammed’e (s.a.v.) karşı saldırılar yoğunlaştı.
Danimarka’da iki yıl önce Hz. Muhammed’i haşa ‘terörist’ gibi gösteren bir dizi karikatürün, onun izini takip eden müslümanların yüreklerinde açtığı derin yaranın izi henüz kapanmamışken, bir alçakça saldırı da İsveç’ten geldi.
İsveç’te yayınlanan Nerikes Allehanda isimli bir gazete, Hz. Muhammed’i haşa ‘köpeğe’ benzeten karikatürleri sayfalarına taşıdı.
Lars Vilks isimli İsveçli bir sanatçının yaptığı karikatürleri ‘baş sayfadan’ yayımlayan gazetenin genel yayın yönetmeni, kaleme aldığı makalede şöyle dedi:
- “Müslümanlar dinle ilgili hiçbir konuyu alttan almıyor. Onların tepkilerinden endişe edilerek sergilenecek eserlere, basılacak haberlere karar veriliyor. Bu büyük hata.”
İsveç Başbakanı Fredrik Reinfeldt ise yaptığı açıklamada, aynen şu ifadeleri kullandı:
- “Basın özgürlüğü bizim temel prensiplerimizden biridir. Gazetelerde neyin basılacağına biz karar veremeyiz.”
* * *
Hz. Muhammed’i ‘terörist’ olarak gösteren karikatürler, iki yıl önce dünyanın dört bir yanında düzenlenen eylemler ile protesto edilmiş, Danimarka ile diğer Batı’lı ülkelerin büyükelçilikleri yakılmıştı.
İslam dünyası, yeniden ayakta.
İsveç’te yaşayan Müslümanlar, Nerikes Allehanda gazetesinin bulunduğu Örebro şehrinde bir yürüyüş gösterisi yaparak saldırıyı protesto etti.
İslam Merkezi Başkanı Jamal Lamhamdi, “Bu çirkin hakaret, tüm müslümanlara yapıldı” dedi.
Pakistan’ın Lahor kentinde düzenlenen gösterilerde, karikatürist Lars Vilks ve Fredrik Reinfeldt’in kuklaları yakılarak “Lars Vilks’e ölüm” sloganları atıldı.
Pakistan, İsveç maslahatgüzarını Dışişleri Bakanlığı’na çağırarak, bir ‘protesto notası’ verdi.
İran’ın başkenti Tahran’da düzenlenen gösterilerde İsveç, ABD ve İsrail bayrakları yakılarak, saldırıyı düzenleyenlere karşılık verilmesi çağrısı yapıldı.
İran, İsveç’in Tahran maslahatgüzarını Dışişleri Bakanlığı’na çağırarak, çirkin saldırıyı protesto etti.
İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmadinecad, karikatür küstahlığını “siyonizmin tuzağı” olarak tanımlayarak, “İfade özgürlüğünden inançlara saldırdı anlaşılmamalıdır” dedi.
Endonezya ve Malezya’da gösteriler sürüyor.
* * *
Ama ne yazık ki, ‘küresel hegemonya’ altındaki ‘sözde’ İslam ülkeleri gibi Türkiye’den de ‘tıs’ yok.
İşbaşında ‘dindarların’ (!) oyları ile iktidara gelmiş olan bir hükümet var.
Çok şükür (!) Çankaya’da artık ‘dindar’ bir Cumhurbaşkanı var.
Başbakan ‘dindar’. (!)
Meclis Başkanı ‘dindar’. (!)
Dışişleri Bakanı ‘dindar’. (!)
‘Dindarlık’ gösteriş ile değil, ‘icraat’ ile olur.
Peki, yüce peygamberimiz Hz. Muhammed’in şeref ve haysiyetine karşı düzenlenen alçakça saldırı, bu ‘dindarları’ hiç mi ilgilendirmiyor?
Neden ağızlarından bir tek kelime çıkmıyor?
Kendi yürekleri yetmediği gibi, güdümlerindeki basın yayın organlarına ‘sansür’ koyarak, olayı kamuoyundan gizlemeye çalışıyorlar.
İktidarın doğrudan şakşakçılığını yapan Vakit, Yeni Şafak, Zaman, Star, Bugün gibi gazeteler olayı görmezden gelirken, diğer gazeler ‘satır aralarında’ geçiştirmeyi tercih ediyorlar.
Diyanet İşleri Bakanlığı ise, ‘iktidarı kızdırırım’ korkusu ile olup bitenleri gözmezden geliyor.
Pazar günü İstiklal Caddesi’deki İsveç İstanbul Başkonsolosluğu’na yürüyen ‘duyarlı’ müslümanların toplam sayısının taş çatlasa 100 civarında olması bir hayli ibret vericiydi.
* * *
Hani nerede ‘Peygamber’ sevgisi?
Hani nerede ‘Kutlu Doğum Haftası’ üzerinden ‘siyaset’ yapanlar?
Olup bitenler, ‘dindarlık’ maskesinin arkasına gizlenen AKP iktidarının, Türkiye’deki dindarları nasıl ‘değişime’, ‘dönüşüme’, ‘transformasyona’ uğrattığının açık bir delilidir. ( alıntıdır)