AKP,KURAKLIK VE AKARSULARIN ÖZELLEŞTİRİLMESİ

Son bir yıldır ,ülkemizin beklenenin altında yağış alması,küresel ısınma ve kuraklık AKP'ye milli kaynaklarımızın en önemlilerinden olan akarsu ve göllerimizi de elden çıkarma fırsatı verdi. PETKİM,TÜPRAŞ,TELEKOM ,BANKALAR,LİMANLAR,HAVAALANLARI derken, sıra akarsu ve göllerimizin yabancılara "altın tepside" sunulmasına geldi. AKP hükumeti,aldığı kararla önemli akarsuları yabancılara sunabilmek için bir yandan yasal dayanaklarını hazırlarken ,diğer yandan da bu işin de diğerleri gibi,halkın ilgi alanı dışına çıkarılması ve doğabilecek tepkilere bahane ve gerekçeler ileri sürülerek "haklılık" peşinde koşmakta. Basından edindiğimiz bilgilere göre,akarsu ve göller (yap-işlet-devret) modeli ile özelleştirilecek. Akarsu ve göllerin kullanım süreleri 49 yıl olacak. Yatırımcı hem içme ve tarımsal su satacak,hem yatırım maliyetini kurtaracak,hem de kar edecek. Tasarıya göre Türkiye bölgelere ayrılarak her bölge için ayrı bir satış düzenlenecek. Akarsu ve göller ihale ile değil,yarışma ile satılacak. Yarışma YABANCILARA AÇIK OLACAK. 49 yıl içinde yabancıların insafına yalnız sular,suların fiyatları değil,Türk insanının en gerekli ihtiyaç unsuru olan(tarım,içme,kullanma,sanayi,enerji)vb.suları da egemenlik alanımızın dışına çıkarılacak. Yabancılara sular peşkeş çekilirken,hazine yardımı ile de işletme sermayelerine katkıda bulunulacak ki Türk Milleti'ni daha güçlü bir şekilde kuşatabilsinler. Türkiye suları bölgelere ayrılarak ihale (pardon yarıştırılarak)edilerek satılacakmış.Satış bölgeleri haritası herhalde 1919-1922 Türkiye haritasına benzer. Aras,Kura,Çoruh,ERMENİ,Dicle,BARZANİ'ye,Fırat İSRAİL,Seyhan,Ceyhan,Aksu,Göksu,Manavgat,Eşen GÜNEY KIBRIS RUM KESİMİ,Büyük Menderes,Küçük Menderes,Meriç ,YUNANİSTAN,Kızılırmak ve Yeşilırmak,RUS yatırmcıya(yarışmacıya) verilmelidir. Yarışmacılar ,yukarıdaki ülke sporcuları arasından,Mogan Gölü'nde "serbest,kelebek,kurbağalama ve sırtüstü" yarışlar sonucunda belirlenecektir. Ayrıca sulara sahip olan suların üzerinde kurulu barajlara da sahip olacaktır. Ankara'daki susuzluk probleminin çözümünde,Başkan Gökçek'in saçma sapan tavsiye ve çözüm önerileri ile mesele "sulandırılmakta" ve halkın susuzluk meselesini kanıksaması arzu edilmekte. Açıkçası "biz bu su işini beceremiyoruz.Ne şehirlerin ne de tarımın su ihtiyacını karşılamada yetersiz kalıyoruz."Yabancıya satalım da kurtulalım ,denmektedir. Gökçek ve diğer devlet yetkililerinin hedefinde DSİ var.Suların yönetimi DSİ ortadan kaldırılıp yabancılara bırakılacak. Bundan böyle yabancılar içme suyumuzu "pipet"le,tarımsal suyumuzu ile çay bardağı ile satacaktır. Bu karar nereden çıktı dersiniz? Önce Avrupa Birliği'nin 15 Aralık 2004 tarihli "ilerleme raporu"nda sömürge komiserlerinin,Erdoğan hükumetine dikte ettiği emir ve direktifler içinde,"TÜRKİYE'NİN SULARI ULUSLARARASI BİR KONSORSİYUM TARAFINDAN YÖNETİLMELİDİR."cümlesi yer almakta idi. DÜNYA SU FORUMU ise "TÜRKİYE'NİN SULARININ PAZARLANMASI 2009 YILI İÇİNDE GERÇEKLEŞECEKTİR" kehaneti(raporu) yapılan hazırlıkları izah etmiyor mu? Akarsular da gittiğine göre geriye TCZB,HALK BANKASI,OTOYOLLAR,BOTAŞ,ELEKTRİK ÜRETİM AŞ ,TEDAŞ kalıyor.Onların da eli kulağında. Ha! Bir de TBMM var.Yunanistan çok iyi bir teklif hazırlamış.Ne de olsa 1922 de "silah"la ele geçiremediklerini şimdi "para" ile ele geçireceklermiş. AKP'yi % 46,5 ile iktidarta getiren Milletimize hayırlı olsun.
( alıntıdır:Naim ÖZDAMAR)